|
Switch: Change the World başrolleri: Jang Keun Suk ve Han Yeri |
Asyanın prensi Jang Keun Suk ekranlara geri dönüş yapıyor hem de çoğumuzun Age of Youth'tan tanıdığımız Han Yeri ile! SBS kanalının yeni dizisi Switch: Change the World dizisinde başrolleri canlandıracaklar.
Dizide Jang Keun Suk savcılık sınavını geçemeyince kendi yöntemleriyle adaleti sağlayan biri olarak, Han Yeri de savcı olarak karşımıza çıkacak.
Savcılı, avukatlı dizilerden bana biraz fenalık gelmeye başlasa da
Switch: Change the World'e şans vermeyi düşünüyorum. Bunun büyük bir nedeni de Han Yeri. Kendisini Age of Youth'tan beri seviyorum. Başrol olarak bir romcomda oynamasını tercih ederdim ama bununla da yetineceğim artık.
Dizinin mart ayında yayınlanması planlanıyor. O zamana kadar diziyle ilgili diğer şeylerden haberdar olmak için takipte kalınız efenim.
Peki siz Jang Keun Suk'un dönüşü için heyecanlı mısınız? Başrolleri uyumlu buldunuz mu? Buyrun yorumlara!
Ocak ayının bitmesine 2 gün kaldığını düşünürsek birazdan bahsedeceğim diziler artık ocak için pek yeni sayılmazlar. Yine de sırf bunun için başlık değiştirecek değilim :p
İşte 2018 ocak ayında başlayacak (daha doğrusu çoktan başlamış) olan Kore dizileri:
1) Radio Romance
Yayın tarihi: 29 Ocak
Kanal: KBS
Tür: Romantik komedi
Bölüm Sayısı: 16
2) Return
Yayın tarihi: 17 Ocak
Kanal: SBS
Tür: Hukuki
Bölüm Sayısı: 32
3) Anthology
Yayın tarihi: 6 Ocak
Kanal: tvN
Tür: -
Bölüm Sayısı: 1
4) Joseon Beaty Pageant
Yayın tarihi: 6 Ocak
Kanal: KBS1
Tür: Müzikal, tarihi, komedi
Bölüm Sayısı: 2
5) My First Love
Yayın tarihi: 8 Ocak
Kanal: OCN
Tür: Fantastik, zamanda yolculuk, romantik
Bölüm Sayısı: 8
6) Not Played
Yayın tarihi: 13 Ocak
Kanal: tvN
Tür: -
Bölüm Sayısı: 1
7) Mother
Yayın tarihi: 24 Ocak
Kanal: tvN
Tür: Melodram
Bölüm Sayısı: 16
8) Cross
Yayın tarihi: 29 Ocak
Kanal: tvN
Tür: Medikal
Bölüm Sayısı: 16
İlginizi çeken diziler oldu mu? Radio Romance ve My First Life'ı gözüme kestirdim ben ama şu an izlemekte olduklarımı (Avengers Social Club ve Just Between Lovers) bitirmeden yeni dizilere başlamamaya karar vermiştim en son. Belki tvN yapımı bu tek bölümlük dizilere bakarım belki bu arada.
Siz neler izliyorsunuz peki? Beğendiklerinizi benimle de paylaşmadan geçmeyin lütfen, keyifli günler!
Yeni Kore Dizileri | Şubat 2018
Yeni Kore Dizileri | Mart 2018
M E R H A B A L A R
Blogta yazısı yayınlanacak ilk dizinin Kore dizisi olmamasından dolayı şaşkın mısınız? Ben biraz öyleyim şahsen. Hiç hesapta yokken başladım The Resident'a. Beğenince de sizinle paylaşmak istedim. Öyleyse bakalım The Resident dizisinin pilot bölümü nasılmış?
Uyarı: Spoiler içerir.
The Resident medikal bir dizi. Beni ilk başta kendine çeken şey de bu oldu zaten. Dizi apandisit ameliyatı sahnesiyle açılış yapıyor. Apandisit ameliyatları risk taşımayan ameliyatlardan ama ameliyat ekibinin selfie çekilesi tutunca işler karışıyor. Tam selfie çekildikleri sıra yeterli anestezi uygulanmadığından hasta kıpraşıyor ve neşter damarı kesiveriyor. Tabii bundan sonrası kan revan. Hastayı kaybediyorlar. Ameliyatı yöneten doktor da güya hastanenin en iyisi ama aslında tam bir it oğlu it olan Doktor Bell. Hasta kan kaybından ölüyor, buna da Bell'in kestiği damar neden oluyor ama yılların deneyimiyle -pardon şerefsizliğiyle olayı kalp krizi olarak örtbas ediyor. Ameliyattaki diğer görevliler de karşı çıkamıyor tabii çünkü zamanında onların da hatalarını örtbas etmiş. Dizinin daha 5. dakikasından kötü adamın kim olduğu anlıyoruz böylece. Evet Doktor Bell senden bahsediyorum.
Bir diğer doktorumuz da Devon. Harvard ve Yale'i yüksek derecelerle bitirmiş tam bir inek. Doktor Bell'in namını bildiğinden onun hastanesini staj yeri olarak seçmiş. Büyük umutlarla doktorluktaki ilk gününe başlıyor. Hasta kurtarmak ve yardım etmek için yanıp tutuşuyor ama gerçeklerin kitaplarda yazanlardan farklı olduğunu çok geçmeden fark ediyor. Bir de gözetmen doktoru (süpervizörü) olarak Conrad atanınca yavrucağız nereye düştüm ben moduna giriyor.
Şimdi geldik diziyi sevmemde büyük etkisi olan faktöre: Conrad. Conrad dizinin serseri, ukala ama önceliği her zaman hastalar olan doktoru. Yöntemleri bazen sıradışı ama kendisinin de dediği gibi o asla yanılmaz. Ayrıca Doktor Bell ile yüzyüze gelmeye cesaret eden de tek kişi (şimdilik). Geçmişte stajyerliğini Bell'in gözetiminde yapmış ve bu sırada fazla doz ilaç vermekten bir hastanın ölümüne neden olmuş. Ve sanırım Bell bunu da örtbas etmiş ve şimdi de bunu Conrad'a karşı kullanıyor. Bu olayla ilgili daha çok şey bilmek istiyorum. Conrad'ın verdiği karardan dolayı yaşadığı pişmanlık ve üzüntü hastanın fotoğrafını cüzdanında taşımasından belli ama gün yüzüne çıksın istiyorum yine de. Bakalım iyi işlerlerse bayağı üzücü bölümler bizi bekliyor.
Nic, annesini bir ameliyatta doktor hatasından dolayı kaybetmiş bir hemşire. Bell'in şerefsizliklerini bilenlerden o da. Conradla da romantik bir geçmişleri (ve umarım gelecekleri) var. Hem kimya olarak hem de görsel olarak çok yakışmışlar valla. Araya ufak tefek romantik sahneler sokulmaya devam edilirse romantik yanım mest olur :D
Mina, Nijerya göçmeni bir doktor. Şu an adını unuttuğum ama tıp dünyasında bayağı ses getiren bir aleti kullanan en uzman kişi. Bu aletle yapılacak ilk ameliyatı da o yapıcaktı ta ki Bell'in açgözlülüğü devreye girmeseydi. Birtakım manipülasyon ve tehditlerle ameliyatı da kendisine aldı hem de aleti kullanamadığı HEM DE ELLERİ TİTREDİĞİ HALDE.
Diziyi genel olarak sevdim. Bölüm boyunca hoşuma gitmeyen iki şey oldu sadece. Birincisi karakterlerin geçmişleri çok çabuk önümüze gerildi sanki. Nic'in annesiyle yaşadıklarını ayak üstü anlattılar sadece. Conrad geçmişte yaşadığı o üzücü olayı Devon'la paylaşması da çok çabuk oldu. Az yavaş yahu. Anlıyorum o sırada Devon'a vermek istediği mesaj hepimizin geçmişinde pişmanlık duyduğumuz kararlar var demek ama yine de bunu ilk gün tanıştığın birine anlatmak fazla geldi bana. Gerçi az önce baktım da dizi 10 bölümmüş. O yüzden hızlı hızlı işliyor olabilirler.
İkincisi ise şu; yukarıda bahsettim ya hani Minanın yapacağı ameliyatı Bell aldı diye. Hah işte o ameliyat canlı olarak herkes tarafından izlenecekti. Conrad bayağı kalabalık bir izleyici kitlesi oluşturmuştu hatta Bell'in yapacağı hatalar herkes tarafından görülsün diye. Ama Bell adilikte master yapmış biri olarak onu da halletti. O aletle ameliyatı Minaya yaptırdı ama kamerada kendisi yapıyormuş gibi göründü. Conrad ekrandan izleyince inanmadı tabii ameliyatı yapanın Bell olduğuna ve ameliyathaneye gidip kendi gözleriyle gerçeği gördü. Şimdi olayın en saçma yerine geldik sıkı tutunun. Conrad gerçeği gördüğü halde hiçbir şey yapmadı. Tam anlamıyla h i ç b i r ş e y. YIL OLMUŞ 2018 ÇEKSENE TELEFONUNA OĞLUM. SONRA DA İNTERNETTE YAY BAK BAKALIM DOKTORLUK HAYATI DEVAM EDİYOR MU??!?!!?! İzleyiciyi salak yerine koyan bir sahneydi. Conrad hiç görmese daha iyiydi. Çok anlamsızdı her şey sinirlendim. Böyle sahneler tekrarlanırsa sinirden diziye devam bile etmeyebilirim. Dizinin çok da umrundaydı ya bu neyse :p
Öyle işte. İlk bölümüyle diğer medikal dizilerinin önüne geçecek bir şeyini göremedim (Conrad'ın sevimliliği hariç) henüz ama yine de keyifle izledim ben. Zaten sevdiğim şeyleri ısıtıp ısıtıp önüme koysanız yine sevecek türde bir insanım ama olsun. Diziden hoşuma giden bir sahneyle bitiriyorum bu yazıyı. İkinci bölümde görüşmek üzere, keyifli günler!
|
Conrad tipi müdahale :d |
M E R H A B A L A R dostlarım
Periodic Library blogunun sahibesi Eslem ben. 2018 Hedeflerim adlı bir yazı yazmıştım
şurada. Ve yazıda demiştim ki Kore dizilerini başka bir blogta yazmayı planlıyorum. Henüz o zaman blogun adı bile kesin değildi. Sizden de blog adıyla ilgili görüşlerinizi paylaşmanızı rica etmiştim ve mantığıma yatan geri dönüşler almıştım. Velhasılkelam uzun saç baş yolmalar, kafa ütülemeler sonucunda blogun adına da temasına da karar verildi ve karşınızda
Bir Bölüm Daha!
Umuyorum ki Bir Bölüm Dahada Kore dizileriyle ilgili birçok şeyi bulacaksınız. Periodic Library blogumda her ay yazdığım aylık yeni çıkacak diziler listesine buradan devam edeceğim artık. Aynı şekilde dizi tanıtımları da bundan sonra burada olacak. Dizi haberleri, önerileri, bölüm yorumları gibi yazılar da önümüzdeki günlerde gelecek inşallah.
An itibariyle artık iki blog annesiyim. Bir maşallahınızı alırım :D
Keyifli günler!